Bir prenses vardı.. 2,5 yaşında ama bilmediği yok...
Doğa beni ziyarete gelmiş. ama "babaya yaydım edicem is yatiyom ben" dedi ilk önce...
5 saat nasıl geçti hiç anlamadım :)
Önce biraz çekindi ilk tanışma tabii olur o kadar. Sonra müdürüm " ben olmadığımda Pınar ablaya ne istiyorsan söyleyebilirsin" demiş.. ondan sonra pek kaynaştık. Sonrasında da buharlaştık :)
Gönderilecek maillerimi ve hazırlanacak raporlarımı yapmak için ona kağıt ve renkli kalem verdim sen bunları boyayana kadar bende iş yapayım olurmu dedim "oluyy, ama uzun süyeymi?" demesine kollarını bacaklarını ısıracaktım.. böyle cümle kurulurmu o yaşta? zor tuttum kendimi walla..
Sonra Doğa'ya sordum, internetten boyayacak şeyler bulalım mı? istersen kucağıma gel birlikte bakalım dedim. hemen atladı. minik poposuyla yanaştı yanıma. Pc'de tüm pencerelerimi indirdim wallpaperımı görünce "aaaaa dalyangoosss" demez mi¿ 2,5 yaşında salyangozu nerden bilecek? şaşkın şaşkın bakıyorum ona.. oda bana gülüyor... (wallpaper'ım yani dalyangoslarım)
Bulduk resimleri çıktılarını aldık boyadık. sonra "desmeye dittik" bir sürü abla abi gördük. arabaları yıkıyolar hüpürüyoyar bak bak dedik :)
Bebek bekleyen 2 ablayı gördük karınlarında ki bebekleri sevdik. sonra hemen yanlarındaki ablaya baktık. günün bombası orda patladı. " senin dömleyin yot, bebeyinde yot" hahahahaha hamile olmayan Derya dumur, ben ağzım açık diğer kızlar şaşkın :) hepimiz öğrendik hamile olanlar bol gömlek giyer karnı şişer..
Sonra sıcak çikolata içtik kremalı çikolatalı.. sevdinmi diyorum ellerini çırparak kkooookkkk diyor.. (ball balll bu kesin..)
dolaşırken elimi hiç bırakmadı. birileri severken bazen utandı hemen arkama saklandı bacaklarıma sarıldı :)) sonra yoruldu hemen önüme geçip kollarını hayava kaldırdı. kucak kucak diyerek.. hiç kırarmıyım ben onu hemen aldım kucağıma :)
gezdik gezdik masamıza geldik. e tuvalete gideceğim gidemiyorum.. Gül'den destek istedim. ben içerideyken o Gül ile kapının önünde bekleyecek.. o sırada el kurutma makinesi çalışmasmı.. ona göre müthiş bir gürültü.. 2 metrekare alanda arkama nasıl kaçacağını bana nasıl sarılacağını şaşırdı. Çok korktu çok.. ama hiç ağlamadı. sonra anlattık nasıl çalıştığını anladı. mutlu mesut kapının önünde bekledi beni..
WC'nin yerini biliyor ya o raya gireni görünce bana dönüş "cişi delmisss diyor" :)))))
ben kahkaya basıyorum.. bakıyorum o da kahkaha atıyor.. el çırpıyor
Patronun ofisinde bir robot var devasa boyutta ona göre. pek bi sevdi kendisini. ışıklarıda yanıyor "yobotla oynayayım" dedi. pek sakıncalı bidurum gel biz hayvanlara bakalı dedim. yine pc başındayız.. benim eti formlarımı ve prinç ve mısır patlaklı disklerime ortak oldu. gören "pes pınar bu yaşta mı başlattın bunlara" diyorlardı. alamam ki elinden kıyamammm..
nette resim ararken bana bakıyor arada bir.. sonra aniden uzandı öptü beni yanağımda... birden birde... çok şaşırdım - çok sevindim.. sarıldım bende.. elimi tuttu minicik eliyle sevdi..
ayrılırken gitmek istemedi. sonra döndü "sende dell" dedi.. bende biraz işim var Doğa'cım işimi bitireyim geleceğim dedim. "akşama bekliyos" dedi. yani işin bittiğinde akşam eve gidileceğini biliyor. öptük birbirimizi vedalaştık.. yine gelmesi için sözleştik.. el salladık birbirimize
çok akıllı çok iyi yetiştiriliyor...
Binlerce kez Maşşaallaaahh, allah nazarlardan korusun...
Très bien !!!
YanıtlaSilVoir photrom.fr
laisser un commentaire